Uzmanlar, yanlış tanının gereksiz biyopsi ve ameliyatlara kadar gidebilen ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekiyor.
Tiroit ultrasonlarında sık görülen nodül benzeri görüntülerin her zaman gerçek nodül olmadığını belirten uzmanlar, özellikle tiroit iltihabına sahip kişilerde “yalancı nodül” olarak adlandırılan yapılar görülebildiğini ifade ediyor. Haşimoto tiroidi gibi iltihabi durumlarda ortaya çıkan bu yalancı nodüllerin, tiroit dokusunun doğal bir parçası olduğu ve kanserleşme riski taşımadığı vurgulanıyor. Bu nedenle herhangi bir cerrahi müdahale veya özel tedavi gerektirmiyor.
Gerçek nodüllerin ise daha belirgin sınırlara sahip olduğu ve büyüklük, şekil, kanlanma gibi özelliklerine göre değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Nodüllerin doğru sınıflandırılması, özellikle kadınlarda daha sık görülen tiroit sorunlarının gereksiz tıbbi işlemlere yol açmasının önüne geçilmesi açısından kritik önem taşıyor.
Uzmanlar, tek bir ultrason sonucuyla panik yapılmaması gerektiğini, nodülün yapısının mutlaka bir endokrinoloji uzmanı tarafından detaylı biçimde incelenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Düzenli takip ve doğru tanı, tiroit hastalıklarında sağlıklı bir tedavi sürecinin temelini oluşturuyor.
Özden KARAKAYA

