Türkiye, doğal taş çeşitliliği bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olmaya devam ediyor. Mermerden travertene, akik taşından lületaşına kadar geniş bir yelpazeye sahip olan Türkiye’nin yer altı zenginlikleri, mimariden sanayiye kadar birçok sektörde kullanılıyor.
Özellikle Afyon’un kristal beyaz mermeri, Elazığ’ın vişne rengi mermeri, Denizli’nin travertenleri ve Tokat’ın mistik akik taşı gibi özel taşlar, hem yurt içi hem de uluslararası pazarda büyük ilgi görüyor. Uzmanlar, Türkiye’nin jeolojik yapısının farklı minerallerin oluşumuna olanak sağladığını ve bu zenginliğin dünya genelinde büyük bir ekonomik değer taşıdığını belirtiyor.
Bununla birlikte, Batı Anadolu’da çıkarılan diaspor minerali ve dünyada sadece Erzurum’da bulunan oltu taşı gibi özel taşlar, süs eşyalarından sanayiye kadar farklı alanlarda kullanılıyor.
Son yıllarda özellikle mermer ve doğal taş ihracatında önemli artış yaşanırken, Türkiye’nin mermer kalitesiyle İtalya gibi geleneksel pazarları geride bırakmaya başladığı ifade ediliyor.
Sadece estetik bir değer sunmayan bu doğal taşlar, sağlamlık ve uzun ömürlü yapılarıyla da ön plana çıkıyor. Günümüzde lüks otel lobilerinden, modern evlerin mutfak tezgahlarına, şehir meydanlarından tarihi yapılara kadar birçok alanda bu taşların izlerini görmek mümkün.
Türkiye’nin doğal taş sektöründeki büyümesinin önümüzdeki yıllarda daha da hız kazanması beklenirken, yer altı zenginliklerinin sürdürülebilir ve verimli şekilde işlenmesi için yatırımların artırılması gerektiği vurgulanıyor.
Fatma TECİRLİ
