Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyeleri, Türk Dünyası’nın birliğini pekiştirmek amacıyla önemli bir adım daha attı. Ankara’da gerçekleşen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Haritacılık Kurumları Başkanları 1’inci Toplantısı, teşkilata üye ve gözlemci ülkelerin haritacılık alanındaki iş birliğini güçlendirmek ve ortak bir Türk Dünyası haritası oluşturmak için bir araya gelmesini sağladı. Toplantıya Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye’nin yanı sıra, Macaristan, KKTC ve Türkmenistan da gözlemci olarak katıldı.
Toplantının en önemli gündem maddesi, Türk Dünyası’nın ortak bir haritasını oluşturmak oldu. Türk Devletleri Teşkilatı Haritası ve Türk Dünyası Haritası üzerinde uzlaşıldığı açıklandı. Tümgeneral Osman Alp, haritacılıkla ilgili yürütülen bu çalışmanın, yalnızca bir harita üretmenin ötesinde büyük bir anlam taşıdığına değindi. “Coğrafya kaderdir” diyen İbn-i Haldun’un sözünden yola çıkarak, coğrafyanın iyi bilinmesinin, kalkınma ve ülke savunmasının anahtarlarından biri olduğunu belirtti.
Toplantıda, haritacılık alanında ülkeler arasında teknik bilgi paylaşımı, eğitim ve danışmanlık, sayısal harita uygulamaları gibi konularda iş birliği yapılması konusunda bir deklarasyon metni imzalandı. Ayrıca, müşterek harita üretimine yönelik standartların oluşturulması ve konuyla ilgili teknik çalışmaları yürütecek bir çalışma grubunun kurulması kararlaştırıldı.
TÜRK DÜNYASI HARİTASI: ORTAK GEÇMİŞ VE KÜLTÜR
Tümgeneral Osman Alp, Türk Dünyası’nın haritasının oluşturulmasının, hem coğrafi hem de kültürel anlamda büyük bir önem taşıdığını vurguladı. Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulduktan sonra, ülkeler arasındaki kültür, tarih ve geleneklerin harita üzerinde birleştirilmesi fikrinin ortaya çıktığını ifade etti. Türklerin tarihsel olarak yerleştiği geniş coğrafyanın, ilk kez 11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmud’un “Divan-ü Lügati’t-Türk” adlı eserinde bir harita ile belgelendiği hatırlatıldı. O dönemde Türk topluluklarının yaşadığı coğrafya, Türk Dünyası için hem kültürel hem de coğrafi açıdan önemli bir kaynak olmuştu.
Bugün, Türk Devletleri Teşkilatı üyeleri ve gözlemcileri, bu tarihi mirası yeniden canlandırmak için ortak bir harita üretmeye karar verdi. Alp, Türk Dünyası haritasının sadece yerleşim yerlerini değil, aynı zamanda kültürel varlıkları, gelenekleri, göçleri, yemek kültürlerini ve dil çeşitliliklerini de içereceğini açıkladı. Örneğin, Kayseri halı motiflerinin Azerbaycan ve Kazakistan’daki halı motifleriyle benzerlik gösterdiği gibi, farklı coğrafyalarda ortak kültürel izlerin harita üzerinde gösterileceği ifade edildi.
İLK AŞAMA: TEMEL ALTLIK HARİTA
İlk etapta, Türk Dünyası’nın topografyasını, hidrografyasını, bitki örtülerini ve yerleşim yerlerini içeren temel bir harita hazırlanacak. Ardından, bu temel harita, kültürel ve tarihsel öğelerle zenginleştirilecek. Yerleşim yeri adları, tarihi eserler ve kültürel varlıklar gibi temalar, altlık harita üzerinde detaylandırılacak. Bu harita, tüm Türk Dünyası’nın ortak geçmişini ve kültürünü bir arada yansıtarak, bölgedeki benzerlikleri ve ortak öğeleri daha iyi kavramamızı sağlayacak.
Tümgeneral Osman Alp, haritanın sadece coğrafi değil, aynı zamanda kültürel bir birlik simgesi olacağına inandıklarını belirtti. Türk Dünyası’nın ortak haritası, birleştirici bir sembol olarak, halkların yakınlaşmasına ve iş birliğinin güçlenmesine büyük katkı sağlayacak.
Bu tarihi adım, Türk Devletleri Teşkilatı’nın birlik ve beraberliğini pekiştiren önemli bir dönüm noktası olacak ve Türk Dünyası’nın ortak tarih ve kültürüne dayanan yeni bir vizyonun yolunu açacak.
Fatma TECİRLİ
