Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) tarafından bu yıl 8’incisi düzenlenen TRT Geleceğin İletişimcileri Yarışması’na damga vurdu. Selçuk İletişim Fakültesi öğrencileri aldıkları ödüller ile en fazla ödül alan ve en fazla birincilik alan fakülte ünvanına sahip oldular.
İnsan ve değer odaklı anlayışla, geleceğin iletişimcileri olacak üniversite öğrencilerinin eğitim faaliyetlerine katkıda bulunmak ve farklı içerikler üretmelerini teşvik etme amacıyla düzenlenen, TRT Geleceğin İletişimcileri Yarışmasında; radyo yayıncılığı, görsel yayıncılık, dijital yayıncılık ve iletişim kampanyası kategorileri yer aldı. Yarışmaya 115 üniversiteden 2 bin 213 öğrenci, 1615 eser ile başvuruda bulunuldu. Ön değerlendirme sonucunda 47 üniversiteden 131 eser ile 201 öğrenci finale kaldı. Finale kalan genç iletişimciler 24 Ekim 2022 tarihinde Ankara’da düzenlenen ödül töreni ile canlı yayında ödüllerine kavuştular.
Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi 5 ödül ile liderlik koltuğunda 20 üniversiteden 42 eserin ödül aldığı yarışmada, SÜ İletişim Fakültesi öğrencileri, radyo yayıncılığı kategorisinde radyo belgesel, radyo drama ve radyo programı dalında; görsel yayıncılık kategorisinde ise belgesel film ve kısa film dallarında olmak üzere toplam 5 farklı dalda ödül aldı. SÜ İletişim Fakültesi’ni liderlik koltuğuna çıkaran eserler ve isimler ise şöyledir:
Kısa Film dalında “İkilem” çalışmasıyla Sefa Akbulut ve Arda Mert Kandemir birincilik ödülünün sahibi oldu.
Radyo Drama dalında “Kökler” adlı eseriyle Hamza Dursun birincilik ödülünü aldı.
Radyo Programı dalında ise “Ömür Verenler” isimli çalışmasıyla Buse Ada birincilik ödülünü almaya hak kazandı.
Belgesel Film türünde ise “Karton Evler” adlı çalışmasıyla Kaan Altun ikincilik ödülünü aldı.
Radyo Belgesel dalında “Muhtar Ana” isimli çalışmasıyla Yusuf Altuğ ve Habib Can Sevgin üçüncülük ödülünün sahibi oldu.
TRT 2’den canlı yayınlanan ödül töreninde ödülüne kavuşan SÜ İletişim Fakültesi öğrencisi Yusuf Altuğ, “Şuan çok mutluyum ve diyecek söz bulamıyorum. Teşekkür etmek istediğim insanlar var. İlk önce radyo belgeselimde hikayesini severek anlattığım Diyarbakır’ın tek kadın muhtarı olan Dilek Demir’e çok teşekkür ederim. Sonra maddi manevî her desteği veren danışman hocam Doç. Dr. Hacer Aker’e teşekkür ederim. Yine her zaman yanımda olan Türkiye Polis Radyosu’nda çalışan Umut Sarıaslan ağabeyime de teşekkür ediyorum. Seslendirmeyi yapan ve Polis Radyosu’nda çalışan Tufan Çağlar Tokat ağabeyime de şükranlarımı sunuyorum. Son olarak ise her daim hem maddi, hem de manevi desteklerini sunan ailem ve arkadaşlarıma da çok teşekkür ederim.” İfadelerini kullandı.
Ömer Can