İsrail’in Filistin’de işlediği katliamlar, uluslararası hukuk nezdinde üç ayrı davaya konu oldu.
Güney Afrika Cumhuriyeti, 29 Aralık’ta UAD’ye başvurarak İsrail’i soykırım suçu işlemekle suçladı. Divan, üç farklı kez tedbir kararına hükmetti ve saldırıların durdurulması gerektiğini vurguladı.
Yargılama sürecine çok sayıda ülke müdahil olma talebinde bulundu. Bu ülkeler arasında Türkiye de yer aldı. Gazze’deki sivil kayıpların son bulması için uluslararası platformlarda yoğun çaba harcarken, İsrail’in savaş suçlarını belgeleyen kapsamlı bir rapor hazırlayarak davaya müdahil olma başvurusu yaptı.
Türkiye’nin yanında Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin, İspanya, Şili ve Maldivler de davaya katılım taleplerini Divan’a sundu.
Buna paralel olarak, Nikaragua’nın Almanya’ya karşı açtığı davada ise Berlin yönetimi, İsrail’in Gazze’deki soykırımına destek vermekle suçlanıyor.
UAD ayrıca, İsrail’in Filistin topraklarındaki işgaline ilişkin danışma görüşünü de açıkladı. Kararda, İsrail’in işgalinin uluslararası hukuka aykırı olduğu ve işgalin derhal sonlandırılması gerektiği ifade edildi.
Öte yandan, Gazze’de yaşananlar Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin de gündeminde. Başsavcı, Netanyahu ve Gallant’ı, “imhaya neden olmak, insani yardımları engellemek, ve çatışmalarda kasten sivilleri hedef almak” suçlamalarıyla itham etti.
Bu kararın ardından Netanyahu ve Gallant, Roma Statüsü’ne taraf olan 124 ülkeye seyahat edemiyor. Aksi takdirde, gittikleri ülkelerde tutuklanarak Lahey’deki mahkemeye teslim edilmeleri gerekiyor.
Tayyibe Duygu SAÇAR