Güney Kore, son açıklamalara göre nüfusunun yüzde 20’sinin 65 yaş ve üzerindeki bireylerden oluştuğu için Birleşmiş Milletler’in “süper yaşlı toplum” kategorisine girdi. İçişleri Bakanlığı, ülkedeki yaşlı nüfusun 10,24 milyona ulaştığını ve bu oranla Güney Kore’nin hızla yaşlanan toplumlar arasında yer aldığını bildirdi.
Yonhap’a göre, 51,22 milyonluk toplam nüfusun yüzde 20’si, yani 10,24 milyon kişi 65 yaş ve üzerinde. Bu oran, ülkedeki yaşlı nüfusunun artışını ve toplumsal yapının değişimini gözler önüne seriyor. İçişleri Bakanlığı, yaşlı nüfusun bu kadar büyük bir orana ulaşmasının ardından, yaşlılara yönelik önlemleri almak için nüfus odaklı yeni bir bakanlık kurulmasını acil bir ihtiyaç olarak vurguladı.
Güney Kore’nin yaşlı nüfusu, 2008 yılında 4,94 milyon iken, 2019’da yüzde 15’e, 2023 yılı itibarıyla ise yüzde 19,05’e yükseldi. Bu büyüyen oran, ülkenin demografik yapısının önemli bir sorunu haline gelmiş durumda. 2017 yılında, 65 yaş ve üzeri kişilerin toplam nüfusun yüzde 14’ünü oluşturduğu için Güney Kore, “yaşlı toplum” olarak kabul edilmişti.
Birleşmiş Milletler, 65 yaş ve üzeri kişilerin nüfusun yüzde 7’sini geçtiği ülkeleri “yaşlanan toplum”, yüzde 14’ünü geçtiği ülkeleri “yaşlı toplum”, yüzde 20’sini geçtiği ülkeleri ise “süper yaşlı toplum” olarak sınıflandırıyor. Bu sınıflamaya göre, Güney Kore, dünya genelindeki yaşlanma sürecinin en hızlı yaşandığı ülkelerden biri haline geldi.
Güney Kore’deki bu demografik değişimin ardında, düşük doğum oranları ve artan yaşam süresi gibi faktörler bulunuyor. 2023’te, ülkedeki doğum oranı 0,72 gibi çok düşük bir seviyeye gerileyerek, en düşük doğum oranına sahip ülkeler arasında yer aldı. Sosyoekonomik faktörler, genç çiftlerin çocuk sahibi olma konusunda çekinceler yaşamalarına yol açtı. Bunun sonucunda, ülke nüfusunun yaşlanması hızlanıyor ve bu durum, gelecekteki iş gücü piyasası, sağlık hizmetleri ve sosyal güvenlik sistemleri üzerinde büyük baskılar oluşturacak.
Uzmanlar, Güney Kore’nin bu yaşlanma süreciyle başa çıkabilmek için çeşitli sosyal ve ekonomik tedbirler alması gerektiğini belirtiyor. Yaşlanan toplumda, yaşlı bireylerin yaşam kalitesinin artırılması, bakım hizmetlerinin güçlendirilmesi ve genç nüfusun ekonomik olarak desteklenmesi gibi politikaların ön plana çıkması bekleniyor.
Fatma TECİRLİ