Fransa, vatandaşlarının internet hareketlerini izlemek için yapay zeka tabanlı bir projeye imza atmaya hazırlanıyor. Fransız Devlet Bilgi Servisi, bu amaçla bir ihale açarak, halkın çevrimiçi faaliyetlerini analiz etmeyi planlıyor. Yetkililer, bu girişimin vatandaşların kamu faaliyetlerine yönelik algılarını gözlemlemek amacı taşıdığını savunuyor. Ancak bu açıklama, birçok Fransız için şüphe uyandırıyor.
Fransız basınında yer alan haberlere göre, projenin ilk aşamasında sosyal medya platformları olan X, Instagram ve Facebook üzerinde kullanıcı hareketlerinin izlenmesi hedefleniyor. Ayrıca, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve diğer kamu kurumları hakkında yapılan tartışmaların da takip edilmesi planlanıyor. Bununla birlikte, Google ve YouTube gibi platformlarda gerçekleştirilen çevrimiçi aramaların da inceleneceği belirtiliyor.
Bu durum, “özel hayatın gizliliği ne olacak?” sorusunu gündeme getiriyor. Sosyal medya kullanıcıları, bu kararın özel hayata ciddi bir müdahale anlamına geldiğini savunuyor. Fransa’da bu tür bir uygulamanın, mahremiyet haklarını zedeleyeceği endişesi, kamuoyunda büyük bir tepkiye yol açtı.
Fransız basını, hükümetin bu adımını “mahremiyete saldırı” olarak nitelendirirken, vatandaşlar da sosyal medya üzerinden tepkilerini dile getiriyor. Birçok kişi, devletin internet üzerindeki izleme faaliyetlerinin daha fazla denetim ve baskıya yol açabileceğinden korkuyor.
Fransa’nın bu yeni politikası, dijital gizlilik ve bireysel haklar konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirirken, uluslararası alanda da dikkatle takip ediliyor. Yapay zekanın potansiyeli ve sınırları, sadece Fransa’da değil, tüm dünyada önemli bir tartışma konusu haline geliyor. Bu gelişmeler, dijital çağda bireylerin hakları ve devletin rolü üzerine düşünmemizi sağlıyor.
Fatma TECİRLİ