Türkiye, savunma sanayi alanındaki büyük ilerlemelerle dikkat çekmeye devam ediyor. Son olarak, Milli Uçak Gemisi, TF-2000 Hava Savunma Muhribi ve Milli Denizaltı projelerinin inşasına eş zamanlı olarak başlanması, bu alandaki çalışmalarda ulaşılan seviyeyi gözler önüne seriyor. Türkiye, şu anda 31 savaş gemisini aynı anda inşa edebilecek kapasiteye sahip. Bu rakam, Avrupa’nın tamamında üretilen askeri gemi sayısının üzerine çıkarak Türkiye’nin denizcilikteki yeni liderliğini ortaya koyuyor. Son yıllarda Türkiye’de deniz platformları için ortaya konan vizyon ve buna uygun şekilde izlenen yol haritası dikkat çekiyor. Savunma sanayiinde Mavi Vatan’a ilişkin ifadeler sıkça gündeme geliyor. Türk Deniz Kuvvetleri’nin yenilikçi ve öngörülü yapısı, bu sürecin temel taşını oluşturuyor. Yeni yılın savunma sanayi açısından ilk müjdeleri de yine denizlerden geldi. Milli Uçak Gemisi, TF-2000 Muhribi ve Milli Denizaltı projelerinin başlatıldığının açıklanması, sadece deniz kuvvetlerini değil Türk savunma sanayi tarihini etkileyebilecek kritik bir adım olarak öne çıkıyor.
MİLLİ PROJELERDE YÜKSEK TEKNOLOJİ
● TF-2000 Hava Savunma Muhribi: Havadan gelebilecek tehditlere karşı etkili bir savunma platformu olarak tasarlanan TF-2000, çok güçlü radarlar ve uzun menzilli hava savunma füzeleri ile donatılacak. Bu özellikleriyle Mavi Vatan savunmasında kritik bir rol oynayacak.
● Milli Denizaltı: Daha uzun menzile sahip, daha büyük ve sensör kapasitesi üstün yeni nesil bir platform. Gezgin seyir füzesi ile donatılması planlanıyor ve havadan bağımsız sevk sistemi sayesinde su altında çok daha uzun süre kalabilecek.
● Milli Uçak Gemisi: Gelişmiş insansız hava platformlarına ve pilotlu uçaklara ev sahipliği yapacak karma yapısıyla, dünyadaki mevcut uçak gemilerinden farklı bir konsept sunacak. Bu özellikleriyle gelecekte çok konuşulacak projelerden biri olacağı kesin. Bu projelerin üretimi, alt sistemlerin de eşzamanlı olarak geliştirilmesini gerektiriyor. TF-2000 Muhribi için üretilecek çok amaçlı faz dizinli radarlar, Milli Denizaltı için entegre edilecek yerli sensörler ve Gezgin seyir füzesi gibi ürünler, Türk savunma sanayiinin teknoloji ve üretim kapasitesini üst seviyeye taşıyor. Uçak gemisinin üretim sürecinde ise bu gemide kullanılacak hava araçlarının tamamlanması için hummalı bir çaba harcanıyor.
Türkiye’nin askeri tersanelerinin yanı sıra sivil tersaneleri de bu projelere katkı sağlıyor. Sadece gemi inşası değil, silahlar, sensörler ve diğer elektronik sistemlerin üretimi konusunda da büyük bir ekosistem oluşturulmuş durumda. Türkiye, hem askeri hem ticari gemilerle Avrupa’nın toplamından daha fazla gemi inşa eden bir ülke konumuna geldi. Bu başarılar, Türk savunma sanayisinin dünyanın en büyük 10 donanmasından biri olan Türk Deniz Kuvvetleri’ni nitelik açısından da ön sıralara taşıyacak. Mavi Vatan’da elde edilen bu güç, Türkiye’nin uluslararası alandaki stratejik konumunu daha da güçlendirecek.
Fatma TECİRLİ
