1. Anasayfa
  2. Edebiyat

DİLİNİ VE MİLLETİNİ KORU

Türk dili, milletimizin tarihi, kültürel ve manevi mirasının taşıyıcısıdır. Onu korumak, milli kimliğimizi, birlik ve beraberliğimizi geleceğe taşımak demektir. Dilimizi yaşatmak, kültürümüzü ve değerlerimizi korumanın en önemli adımıdır.

DİLİNİ VE MİLLETİNİ KORU

 

Dil, insanların duygu ve düşüncelerini ifade etmek için sözcükleri veya işaretleri kullandığı iletişim aracıdır.

Her milletin kendine özgü bir dili vardır. Dil ile birlikte her millet birbiriyle etkileşime girmiştir. Bunun sonucunda ise toplumlar kendilerini geliştirmiş ve günümüzdeki birçok farklı kültür ortaya çıkmıştır.

Dil; ait olduğu milletin geleneğini, kültürünü, tarihini yansıtan bir ayna görevindedir. Milletler dilini korumakla, diline değer vermekle aslında tarihini ve kültürünü korur. Peki biz dilimize ne kadar değer veriyoruz?

Türkçe’nin tarihine baktığımızda asırlar öncesine dayanan bir geçmişi olduğunu görürüz. Eski Türkçe dönemine (7-12. Yy.)ait olan Orhun Yazıtları (Göktürk Kitabeleri) Türk diline ait bilinen ilk yazılı kaynaktır. Dilimiz bunca yıllık bir geçmişe sahip olmasıyla birlikte gelişen teknoloji, sosyal, coğrafi ve kültürel faktörlerle birçok değişime maruz kalmıştır. Bu faktörler kimi zaman olumlu anlamda dilin gelişmesi, kültürel çeşitlilik ve dilin geniş coğrafyalarda kullanımı açısından önemli olsa da kimi zaman da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Gelin birlikte olumsuz sonuçları ele alalım.

Bir millet diline sahip çıkmazsa; onun tarihi, kültürü ve dinî de olumsuz etkilenmeye başlar. Örneğin; çok fazla göç ve istilaya maruz kalmış bir milletin zaman içinde dilinde bozulmalar, yeni kelimeler ve olumsuz etkilenmeler meydana gelebilir. Ülkeye göç ile birlikte gelenler, bir milleti zaman içerisinde etkisi altına alabilir ve dilin bozulmasına neden olabilirler. Bir başka örnek ise teknolojinin gelişmesiyle birlikte yeni bir sosyal medya dilinin ortaya çıkmasıdır. İnsanlar zamanının büyük bir bölümünü sosyal medyada geçirirler. İletişimin çok hızlı gerçekleştiği sosyal medyada insanlar artık birbiriyle sosyal medya dili diye nitelendirdiğimiz “yeni terimler, kısaltılmış kelimeler ya da uydurma kelimeler” ile iletişim kurmaya başladılar. Bu size basit bir şey gibi görünebilir lâkin sosyal medyada böyle ifadeleri kullanan kişiler artık günlük yaşamlarında da bu ifadeleri kullanmaya başlayacağı için dil kirliliği diyebileceğimiz bir sorun ortaya çıkabilir. Bunun gibi pek çok örnek verilebilir. Milletimizin zengin, canlı ve sade bir dili varken neden kıymetini bilmeyip her şeyi karmaşık hâle getiriyoruz ki? Dilimizi koruyarak milli birlik ve bütünlüğümüzü koruyabilir, tarihimize ve kültürümüze sahip çıkabiliriz.

Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “Türk dili, Türk milleti için mukaddes bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği nihayetsiz badireler içinde ahlakının, ananelerinin, hatıralarının, menfaatlerinin kısacası bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde muhafaza olduğunu görüyor. Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir.”

Tülin SOYLU

Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu?
  • 3
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    _z_ld_m
    Üzüldüm
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni içeriklerimizden anında haberdar olun.